1984 - George Orwel 👁️
`Orwel'ın kalemi ile tanışmam Hayvan Çiftliği kitabı ile olmuştu. Yazarın dilini, daha doğrusu eleştirel dilini çok sevmiştim. 1984 kitabı ise beni kendine ve yazarına hayran bıraktırdı.
`1984 bilindiği üzere bir ütopya değil karşı ütopya. 3. Dünya Savaşı sonrası Dünya üç kıtaya ayrılıyor: Okyanusya, Avrasya ve Doğu Asya. Hikayemiz Okyanusya'da geçiyor. Bu bölgede iktidar olan parti "çiftdüşün" düşünce biçimi ile insanları gerçek olgusundan uzaklaştıran, dili olabildiğince sadeleştirip eleştiriye kapatan ve bireysel düşüncelerin ifade edilmesini elinden geldiğince kısırlaştıran, cinsellikten alınan hazza karşı ve insanları sürekli gözetim altında tutan bir yapı. Evliliklerin tek amacı üremek. Aşka yer yok. Bunlar da yetmezmiş gibi herşeyi gören, duyan ve bilen bir Büyük Birader var. Onu eleştirmek veya ona itiraz etmek ve hatta onun karşıtı düşünmek dahi sizi düşünce polislerinin elime düşürüyor.
![]() |
1984 kitap özeti |
`Bu iktidarın dört bakanlığı var. Barış Bakanlığı "Savaş barıştır." düşüncesi adı altında toplum düzeni ve kitlelerin sessizleştirilmesi adı altında savaş çıkarmakta, Sevgi Bakanlığı sevilmesi gerekenin sadece Büyük Birader olduğunu çeşitli propagandalar ve dayatmalarla insanlara aşılayıp toplumda nefret duygusu oluşturmakta, Gerçek Bakanlığı gerçekleri ve muhtemel tarihi saptırıp kendi ideolojisine göre tarih yazmakta, Varlık Bakanlığı ise insanlara azla yetinmeyi dikte ederek toplumu yoksullaştırmaktadır.
`Ana kahramanımız Winston Smith bu yönetimin altında yaşayan bir adam. Julia adında bir kadına aşık olmasıyla birlikte sistemi sorgulamaya başlıyor ve hikaye gelişiyor. 1984 okuduğum en sağlam kitaplardan biriydi. Tekrar tekrar okunması gereken bir eser olduğunu düşünüyorum. Yazarın ileri görüşlülüğü ile çağının ilerisinde ve üstünde bir roman. Kitapla kalın.😌
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder